© Doç. Dr. Fatih Çakır Gündoğan

HİPOFİZ ADENOMU: BELİRTİLERİ, TANISI, TEDAVİSİ

Hipofiz adenomu, beyinin hipofiz bölgesinde ortaya çıkan tümörler olup görme sorunlarına yol açabilmektedir.

Hipofiz adenomları beyinde bulunan hipofiz bezinde ortaya çıkan iyi huylu tümörlerdir. Hipofiz adenomları kanser değildirler, ancak normal bir hipofiz bezi işlevini bozabildiklerinden dolayı önemli etkileri olabilmektedir. Hipofiz bezi adenomları genellikle cerrrahi, ilaç tedavisi, radyoterapi ya da bunların bir kombinasyonu ile tedavi edilmektedir.

HİPOFİZ ADENOMU NEDİR?

Hipofiz adenomu, hipofiz bezinde ortaya çıkan ve kanser niteliğinde olmayan iyi huylu bir tümördür. Kanserler gibi vücudun başka organlarına yayılmazlar. Ancak büyüdükçe çevre dokulara bası yaptığından önemli sorunlara neden olabilmektedirler.

HİPOFİZ BEZİ NEDİR?

Hipofiz bezi, beyin tabanında burnun hemen arka kısmında bulunan bezelye büyüklüğünde bir bezdir. İki lobu vardır. Ön lob ve arka lob.vBu loblarda vücudun genel işleyişi açısından son derece önemli olan hormonlar üretilmektedir. Hipofiz bezinde üretilen hormonları aşağıdaki gibi sıralayabiliriz.

ACTH (Adrenokortikotropik hormon),

ADH (Antidiüretik hormon)

FSH (Folikül stimule edici hormon)

LH (Lüteinize edici hormon)

GH (Büyüme hormonu)

TSH (Tiroid uyarıcı hormon)

Oksitosin

Prolaktin

Bu hormonlar vücudun başka kısımlarındaki bezleri uyararak onların hormon salgısı üzerine etki ederler. Hipofiz adenomları bu hormonların biri ya da birkaçının salgılanması üzerine etki etmekte ve salgılama düzenini ve miktarını bozabilmektedir. Hipofiz adenomları hormon üretme durumuna göre iki ana başlık altında incelenmektedir.

Hormon Üreten Adenomlar (Fonksiyonel Adenomlar): Ürettikleri hormona bağlı olarak bazı bulgu ve durumların ortaya çıkmasına neden olurlar.

Hormon Üretmeyen Adenomlar (Fonksiyonel Olmayan Adenomlar): Hormon üretmezler ama etraf dokulara bası yapmaları ile bulgu verebilirler. En sık görülen hipofiz adenomları hormon üretmeyen adenomlardır.

Hipofiz adenomları ayrıca büyüklüklerine göre de sınıflandırılmaktadırlar.

Mikroadenom: 10 mm'den daha küçüktürler.

Makroadenom: 10 mm'den daha büyüktürler. Makroadenomlar, mikroadenomlara göre 2 kat daha sık görülürler. Ayrıca normalden düşük hormon seviyelerine daha sık neden olurlar. Bu duruma hipopituitarizm adı verilir. 

HİPOFİZ ADENOMU BİR BEYİN TÜMÖRÜ MÜDÜR?

Hipofiz bezi aslında teknik olarak beynin bir parçası değildir ve fakat beyne bağlıdır. Ancak yine de hipofiz adenomları beyin tümörü gibi düşünülür ve tüm beyin tümörlerinin %10'unu oluştururlar. 

HİPOFİZ ADENOMLARI KİMLERİ ETKİLER?

Herhangi bir yaşta ortaya çıkabilirler, ama en sık 30-40 yaşlarında görülürler. Kadınlarda daha sık görülmektedir.

HİPOFİZ ADENOMLARI SIKLIĞI NASILDIR?

Kafatası içinde ortaya çıkan tümörlerin %10-15'i hipofiz adenomlarıdır. Genel olarak 100000 kişinin 77'sinde hipofiz adenomu ortaya çıkmaktadır. Ancak tüm insanların yüzde 20'sinde hayatın bir döneminde hipofiz adenomu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Hipofiz adenomu olan kişilerin önemli bir kısmında herhangi bir bulgu ve belirti ortaya çıkmaz, bu durum özellikle mikroadenomlar için geçerlidir ve bu durumdaki hipofiz adenomları genellikle tespit edilmezler.

HİPOFİZ ADENOMU BELİRTİ VE BULGULARI

Hipofiz adenomlarında ortaya çıkan belirti ve bulguları etkileyen bazı faktörler vardır. Bunlar:

Kitle etkisi: Çevre dokulara ve hipofiz bezinin kendisine etki edecek kadar büyük mü?

Hormon üreten bir adenom ise ürettiği hormonun tipi önemlidir.

Makroadenomlar genellikle kitle etkileriyle yani çevre dokular üzerinde oluşturdukları bası etkisiyle bulgu verirler. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz.

Görme Sorunları. Hipofiz makroadenomu olan hastaların %40-60'ında bulanık görme ya da çift görme sorunu ortaya çıkar. Bu durum adenomun optik kiyazma adı verilen görme yolları üzerine bası etkisiyle ortaya çıkmaktadır. Görme alanı sorunları ortaya çıkabilmektedir.

Başağrıları. Hipofiz adenomu olan hastaların önemli bir kısmı baş ağrısı tarif ederler ama bunu genellikle başka nedenlere bağlarlar.

Hormon Eksikliği. Hipofiz adenomları bazı hipofiz hormonlarının az üretimine neden olabilir. Bu da hipopitüitarizm adı verilen hipofiz bezinin az çalışma durumuna yol açar. Her bir hormonun az üretilmesi, kendi işlevine özgü belirti ve bulguların ortaya çıkmasına neden olur.

TSH eksikliği. Tiroid hormon üretimini azaltır. Hipotiroidiye neden olur. Yorgunluk, kabızlık, kalp hızının yavaşlaması (bradikardi), cilt kuruluğu, el ve ayaklarda ödem ve refleks azalması ile kendini gösterir. 

ACTH eksikliği. Böbreküstü bezi yetersizliğine neden olur. Kortizol hormonu üretimi azalır. Hipotansiyon, bulantı, kusma, karın ağrısı ve iştah azalması yapabilmektedir.

LH ve FSH eksikliği. Testosteron ve estrojen hormonlarının yetersizliğine (hipogonadizm) neden olur. Kadınlarda sıcak basmaları ve vajina kuruluğu, erkeklerde ereksiyon (sertleşme) bozukluğu, kıllanmada azalma, duygudurum değişiklikleri, cinsel isteksizlik ve yorgunluğa neden olur. 

GH eksikliği. Büyüme hormunu eksikliği, kas kitlesinin azalmasına ve yorgunluğa neden olur. 

FONKSİYONEL HİPOFİZ ADENOMU BELİRTİLERİ NELERDİR?

Fonksiyonel hipofiz adenomları fazla hormon üretirler. Bu da salgılanan hormon türüne göre belirti ve bulgulara neden olur. 

Prolaktinoma adı verilen fazla prolaktin hormunu salgılayan bir hipofiz adenomunda hiperprolaktinemi adı verilen bir durum oluşur. En sık görülen hipofiz adenomu tipidir ve her 10 hipofiz adenomunun 4 tanesi prolaktinomadır.Prolaktinoma aşağıdaki durumlara neden olur.

Kadın ve erkelerde inferitilte (kısırlık)

Emzirme dönemi olmamasına rağmen kadınlarda fazla süt üretimi ve meme başından süt gelmesi (galaktore)

Somatotrop adenomlar fazla büyüme hormonu (GH=growth hormone) salgılayan adenomlardır ve hipofiz adenomlarının yüzde 20'sini oluşturular. Somatotrop adenomlar yaşa bağlı olarak belirti verirler. Erişkinlerde akromegali adı verilen duruma neden olurlar. Akromegalide eller, ayaklar ve baş büyür ve genişler, yüz daha yuvarlak bir hale gelir. Ayrıca kan şeker seviyesini etkiler ve kalbin büyümesine neden olur. Çocuklarda ve ergenlerde ise jigantizm adı verilen duruma neden olur. Boy anormal derecede uzar. 

Kortokotrop adenomlar aşırı ACTH hormonu üretimine neden olurlar. Hipofiz adenomlarının yüzde 10'u bu tiptedir. ACTH hormonu böbrek üstü bezinin fazla çalışarak fazla kortizon hormonu üretmesine neden olur. Fazla kortizol üretimi ise Cushing sendromu adı verilen duruma neden olur. Bu da aşağıdaki belirtilere neden olur. 

Kan basıncı yüksekliği (hipertansiyon)

Kas zayıflığı

Kolay kanamalar 

Bel çevresinde 1 cm üzerinde gerilme çizgileri oluşması

Kemik erimesi (osteoporoz)

Kompresyon kırıkları

Tip 2 şeker hastalığı

Tirotrop adenomlar aşırı TSH üretimine neden olur. Çok nadir görülür. Tiroid bezinden fazla tiroid hormonu salgılanmasına ve hipertirodizm adı verilen duruma neden olur. Bu da metabolizmanın hızlanmasını sağlar ve aşağıdaki belirtilere neden olur.

Kalp atım hızının artması, çarpıntı

Açıklanamayan kilo kaybı olması

Dışkının yumuşak olması, ishal

Aşırı terleme

Ellerde titreme

Anksiyete, gerginlik

Gonadotrop adenomlar aşırı seviyede LH ve FSH hormonu üretimine neden olur. Çok nadir görülürler. Kadınlarda düzensiz adet dönemlerine ve ovaryan hiperstimülasyon sendromuna neden olur. Erkeklerde ise testislerin büyümesine, sesin derinleşmesine, önden saç dökülmesine ve sakalların hızlı büyümesine neden olur. Çocuklarda ortaya çıktığında ise erken puberte adı verilen ergenliğe küçük yaşta girmeye yol açar. 

HİPOFİZ ADENOMLARININ NEDENİ NEDİR?

Hipofiz adenomlarının kesin nedeni bilinmemektedir. Ancak bazı adenomlar DNA'daki mutasyon ve değişikliklerle ilişkilidir. Bu değişiklikler hipofiz bezindeki hücrelerin anormal çoğalmasına neden olurlar. Bu genetik değişiklikler ebeveynlerden çocuklara aktarılabilir. Ancak çoğu hipofiz adenomu sporadiktir yani genetik geçişi yoktur. 

HİPOFİZ ADENOMUNUN TANISI VE TESTLER

Hipofiz adenomu tanısı adenomun tipi ve belirti verip vermemesi ile ilişkilidir. Hormon salgılayan ya da hormon salgılanmasını engelleyen bir adenom ise tespit edilmeden önce muhtemelen doktor anormaliği tespit edecek ve sonra nedenini araştırarak hipofiz adenomuna ulaşacaktır. Çünkü aynı anormallikleri yapabilen adenom dışından genellikle başka nedenler de bulunmaktadır. 

Bazen de tesadüfi olarak başka sorunların araştırılması esnasında hipofiz adenomu tespit edilir. Bu durumda hipofiz adenomu genellikle küçüktür ve hormon salgılamayan bir adenomdur.

Hipofiz adenomu tanısında genellikle aşağıdaki testler kullanılmaktadır.

Kan Testleri. Kan hormon seviyelerine bakılır.

Görüntüleme Tenikleri. MR (manyetik rezonans) görüntüleme ya da BT (bilgisayarlı tomografi) kafa içi yapıların görüntülenmesini sağlar. 

Göz Muayenesi. Eğer adenoma bağlı olarak görme sorunları yaşanıyorsa bu durumda göz muayenesi sonucunda doktor bir hipofiz adenomundan şüphelenebilir.

HİPOFİZ ADENOMU TEDAVİSİ

Hipofiz adenomu tedavisinde cerrahi, ilaçlar, radyoterapi veya bunların bir kombinasyonu kullanılmaktadır. Her bir hipofiz adenomu farklıdır ve kişiye en uygun tedavi planlanır.

Eğer hormon dengesizliği oluşturan bir hipofiz adenomu varsa bu durumda genellikle cerrahi tedavi ile adenomun çıkarılması hedeflenir. Adenomun tipine ve belirtilerin şiddetine bağlı olarak birden fazla cerrahi de gerekebilmektedir. Cerrahide genellikle transsfenoidal cerrahi adı verilen teknik uygulanmaktadır. Bu teknikte burun yoluyla hipofiz bezine ulaşılır. Cerrahlar hipofiz adenomlarının %95'inde bu tekniği kullanırlar. Eğer adenom burun deliğinden çıkarılamayacak kadar büyükse transkraniyal cerrahi adı verilen kafatası açma yöntemi ile cerrahi gerçekleşitirilir. Bu teknik nadiren kullanılır. 

HİPOFİZ ADENOMU TEDAVİSİNDE İLAÇLAR

Bazı tip adenomların tedavisinde adenomu küçülten ilaçlar kullanılır. En sık görülen hipofiz adenomu olan prolaktinomada kabergolin ya da bromokriptin adı verilen ilaçlar kullanılabilmektedir. Hastaların %80'inde bu ilaçlar prolaktinomayı küçültür ve prolaktin seviyeleri normale döner. Eğer ilaçlar yeterli olmazsa cerrahi tedavi gerekebilmektedir.

HİPOFİZ ADENOMU TEDAVİSİNDE RADYOTERAPİ

Radyasyon tedavisinde adenoma ve tümörleri küçültmek amacıyla yüksek doz X ışını kullanılır. Hipofiz adenomlarının tedavisinde özel bir radyoterapi olan stereotaktik radyocerrahi adı verilen teknik kullanılır. Bu teknikte tam olarak adenomaya odaklanan birden fazla yönden radyoterapi uygulanır. 

TEDAVİNİN YAN ETKİLERİ NELERDİR?

Cerrahi ve radyoterapi sonrasında hastaların yaklaşık %60 kadarında hipopitüitarizm adı verilen hipofiz bezi yetersizliği ortaya çıkar. Bu durum bir ya da biden fazla hormonun yetersizliği anlamına gelmektedir. Hipopitüitarizm dışarıdan hormon alınarak tedavi edilebilen bir durumdur. 

Hipofiz adenomu cerrahisinde ortaya çıkabilen komplikasyonlar ise şunlardır. 

Kanama

BOS (beyin omurilik sıvısı) kaçağı

Menenjit

Diabetes Insipidus adı verilen aşırı idrar oluşumu ile karakterize bir durum

Prolaktinoma tedavisinde kullanılan ilaçların ise başağrısı, bulantı, kusma, baş dönmesi gibi yan etkileri bulunmaktadır. 

Radyasyon tedavisinin yan etkilerini ise şu şekilde sıralayabiliriiz.

Hormon yetersizliği

İnfertitile (kısırlık)

Görme kaybı ve beyin hasarı

Tedavi sonrasında tekrar tümör ortaya çıkması

HİPOFİZ ADENOMU ÖNLENEBİLİR Mİ?

Maalesef hipofiz adenomunu önlemek için yapılabilecek hiç bir şey yoktur. Çoğu hipofiz adenomları sporadiktir, yani bireysel ortaya çıkar. Nadiren genetik bazı durumlar da hipofiz adenomuna neden olabilir. 

HİPOFİZ ADENOMU İLE BİRLİKTE YAŞAMA

Hipofiz adenomunun prognozu (gidişatı) adenomun tipine ve büyüklüğüne bağlıdır. Bazı durumlarda tedavi sonucunda düşük hormon seviyeleri olur ve ömür boyu hormon takviyesi alınması gerekir. 

Adenomlar tekrarlama meylindedir, yani yeniden tedavi ihtiyacı ortaya çıkabilir. Fonksiyonel olmayan (hormon salgılamayan) adenomların %18'inde ve prolaktinomaların %25'inde hayatın bir döneminde tekrar tedavi gerekebilmektedir. 

Hipofiz adenomu küçükse ve herhangi bir belirti vermiyorsa onunla birlikte yaşanabilir. Aslında hipofiz adenomu olan birçok kişide adenom başka bir nedenden dolayı yapılan kafa görüntüleme yöntemleri ile tesadüfi olarak tespit edilir. 

Eğer büyük ve hormon üreten bir adenom varsa bu durumda genellikle hayat kalitesini bozan bir durum vardır ve tedavi gerektirmektedir. 

TEDAVİ EDİLMEYEN HİPOFİZ ADENOMUNDA NE OLUR?

Tedavi edilmediğinde özellikle makroadenomlar ve hormon salgılayan adenomlar ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu sağlık sorunları genel olarak salgılanan hormonlarla ilişkilidir. Tedavi edilmeyen adenomlarda önemli bir komplikasyon pitüiter apopleksi adı verilen durumdur. Bu durumda tümör aniden büyür ve hasar görür. Bu durumda hipofiz bezi içine ya bir kanama olur ya da beze gelen kan akımı kesilir. Adenom ne kadar büyükse pitüiter apopleksi riski de o denli fazladır. 

Pitüiter apopleksi durumunda aşağıdaki belirti ve bulgular ortaya çıkar.

Şiddetli başağrısı

Göz kaslarının felcine bağlı çift görme ve göz kapağında düşme

Bir ya da iki gözde görme alanı kaybı

Düşük kan basıncı (hipotansiyon), bulantı, kusma

Kişilik değişiklikleri

İlginizi Çekebilir

TÜM YAZILAR